Aynı kanalda günde üç dizi birden oynatmak sapıklıktır!"
Yeni polisiye dizi 'Suç Dosyası'nda baş komiseri oynayan Rasim Öztekin , ekranlardaki dizi patlamasını sapıklık olarak görüyor. Usta oyuncu, gençlerin ise oyunculuk değil, şöhret peşinde olduklarını düşünüyor..
Gerçek olaylardan yola çıkılarak her bölümde iki farklı konunun işleneceği 'Suç Dosyası' adlı dizi filmde, Adli Tıp ve krimonoloji ağırlıklı olarak kullanılacak. 'Suç Dosyası'nın baş komiserini canlandıracak olan Rasim Öztekin, dizi sektörünü ve genç oyuncu adaylarını değerlendirdi...
* 'Suç Dosyası'nda baş komiseri oynuyorum. Dizide olaylar, emniyet ve Adli Tıp'ın ortak çalışması sonucu çözülecek. Yani işin biraz daha bilimsel detaylarına yönelik bir dizi olacak. Sanırım Türkiye'de, şu ana kadar bu tarz bir dizi yapılmadı.
* Şu sıralar çekilen dizi sayısıyla ilgili, 100'den 170'e kadar uzanan anormal rakamlar duyuyorum. Bu, olması gereken rakamlar değil. Türkiye'de, 150- 160 tane dizi çekmeye, sinema sektörünün ne teknik, ne elaman, ne aktör, ne kameraman, ne de set işçisi kapasitesi müsait. Dolayısıyla birtakım çevreler, reyting amacıyla insanları kullanıyorlar. Maalesef kullanılanlar da, en alt tabakadaki bizler oluyoruz. En alt tabakadaki derken; aktör takımını, sette çalışanlar takımını kastediyorum.
* Gelen bir dizi teklifini kabul ediyorsun, iki bölüm sonra reyting almadı diye yayından kaldırıyorlar. Sen de birden bire sezon ortasında işsiz kalmış oluyorsun. Bunun hesabı Türkiye'de hiçbir zaman sorulmuyor. Zaten bir televizyon kanalında, günde üç tane dizi oynaması sapıklıktır! Bunun başka bir açıklaması yoktur.
* Aklı başında televizyoncuların stüdyo programlarına geri döneceğini düşünüyorum. Tabii dizi de olacaktır, ama her kanalda günde en fazla bir tane olacaktır. Aslında her gün bir dizinin olması bile fazlalıktır.
"Oyuncu olmak başkadır"
* Gençlerin çoğu oyuncu olmak için değil, meşhur olmak için geliyor. Bir an önce meşhur olayım derdiyle; 'Acaba dizide mi oynasam, yoksa Superstar'a mı katılsam, sirk yarışmasında filin yanında mı dursam? Nerede görülsem de meşhur olsam' diye düşünüyorlar. Tabii bunların yanı sıra oyunculuğa kafayı takıp, ders alanlar da var. Meşhur zihniyetindekilerdense, konservatuvarda okusa bile bir şey olmaz. Oyuncu olmak başkadır, şöhret olmak başka. Taksim'de iki kere pantolonunu indir, yine şöhret olursun.
Yeni polisiye dizi 'Suç Dosyası'nda baş komiseri oynayan Rasim Öztekin , ekranlardaki dizi patlamasını sapıklık olarak görüyor. Usta oyuncu, gençlerin ise oyunculuk değil, şöhret peşinde olduklarını düşünüyor..
Gerçek olaylardan yola çıkılarak her bölümde iki farklı konunun işleneceği 'Suç Dosyası' adlı dizi filmde, Adli Tıp ve krimonoloji ağırlıklı olarak kullanılacak. 'Suç Dosyası'nın baş komiserini canlandıracak olan Rasim Öztekin, dizi sektörünü ve genç oyuncu adaylarını değerlendirdi...
* 'Suç Dosyası'nda baş komiseri oynuyorum. Dizide olaylar, emniyet ve Adli Tıp'ın ortak çalışması sonucu çözülecek. Yani işin biraz daha bilimsel detaylarına yönelik bir dizi olacak. Sanırım Türkiye'de, şu ana kadar bu tarz bir dizi yapılmadı.
* Şu sıralar çekilen dizi sayısıyla ilgili, 100'den 170'e kadar uzanan anormal rakamlar duyuyorum. Bu, olması gereken rakamlar değil. Türkiye'de, 150- 160 tane dizi çekmeye, sinema sektörünün ne teknik, ne elaman, ne aktör, ne kameraman, ne de set işçisi kapasitesi müsait. Dolayısıyla birtakım çevreler, reyting amacıyla insanları kullanıyorlar. Maalesef kullanılanlar da, en alt tabakadaki bizler oluyoruz. En alt tabakadaki derken; aktör takımını, sette çalışanlar takımını kastediyorum.
* Gelen bir dizi teklifini kabul ediyorsun, iki bölüm sonra reyting almadı diye yayından kaldırıyorlar. Sen de birden bire sezon ortasında işsiz kalmış oluyorsun. Bunun hesabı Türkiye'de hiçbir zaman sorulmuyor. Zaten bir televizyon kanalında, günde üç tane dizi oynaması sapıklıktır! Bunun başka bir açıklaması yoktur.
* Aklı başında televizyoncuların stüdyo programlarına geri döneceğini düşünüyorum. Tabii dizi de olacaktır, ama her kanalda günde en fazla bir tane olacaktır. Aslında her gün bir dizinin olması bile fazlalıktır.
"Oyuncu olmak başkadır"
* Gençlerin çoğu oyuncu olmak için değil, meşhur olmak için geliyor. Bir an önce meşhur olayım derdiyle; 'Acaba dizide mi oynasam, yoksa Superstar'a mı katılsam, sirk yarışmasında filin yanında mı dursam? Nerede görülsem de meşhur olsam' diye düşünüyorlar. Tabii bunların yanı sıra oyunculuğa kafayı takıp, ders alanlar da var. Meşhur zihniyetindekilerdense, konservatuvarda okusa bile bir şey olmaz. Oyuncu olmak başkadır, şöhret olmak başka. Taksim'de iki kere pantolonunu indir, yine şöhret olursun.